Araç kullanmak ulaşımı pratikleştirir ve yaşama renk katar. Öte yandan trafikte istenmeyen durumlar karşısında ne yapılacağı konusunda bilinçli olmak, beklenmeyen durumlarda paniği engeller. Trafik kazaları bu konuların başında gelir. Trafikte, kaza sonrasında kazanın gerçekleştiği yerden ayrılabilmeniz için belirli şartlar bulunur: Şayet sadece maddi hasar söz konusu ise; kazaya dahil olan taraflar anlaşır ve kaza tespit tutanağı doldurulup imzalanır. Kaza sonrası anlaşma sağlanamadıysa ya da ölüm, yaralanma söz konusu ise olay mahali terk edilmemelidir. Özellikle yoğunluğun yüksek olduğu büyük şehirlerde, trafikte araç sahiplerini muzdarip eden bir husus da vur kaç yapan araç şoförleridir. Park halindeki araca çarpıp kaçmak ya da trafikteki araca vur kaç yapmak hukuki ne vicdani bir harekettir, bu tip bir kazaya karışan sürücünün karşı tarafla yüzleşmesi gerekir. Maalesef günümüzde yaygın olan vur-kaç davranışıyla karşılaşıldığında ne yapılacağını bilmemek sürücüyü paniğe sevk eder. Her hâlükârda çarpıp kaçan araç kazalarında nasıl bir yol izleneceği konusunda bilinçli olmak sürücüye güven verir. Vur kaç kazalarında yapılacaklar sistematik bir yapı sergiler.
Vur Kaç Kazalarında Nasıl Bir Yol İzlenmelidir?
Vur kaç kazaları trafikte ya da park halinde gerçekleşebilir. Genel olarak her iki durumda da benzer yollar takip edilse de polise haber verme önceliği açısından iki durum farklılık gösterir. Vur kaç kazalarda takip edilecek yol şu şekildedir:
- Trafikte gerçekleşen vur kaç kazalarında olay yeri terk edilmeden polise haber verilmelidir. Olay şehir dışında gerçekleştiyse jandarma ile irtibata geçilir.
- Aracınıza çarpıp kaçan aracı gördüyseniz aracın plakasını, modelini, rengini ya da ilgili tespit edilen verileri en yakın polis memuruna ya da jandarmaya bildirmeniz gerekir.
- Polis tarafından durum tespit edilerek, tutanak tutulur.
- Kaza sonrası verilen hasarın tespiti için fotoğraf çekilmesi gerekir. Fotoğrafların net ve yatay olarak çekilmesi önem taşır. Plakanın fotoğrafta görülmesi ve fotoğrafın farklı açılardan çekilmesi de kritiktir. Çekilen fotoğraflar polise ve kasko firmasına verilir.
- Olaya şahit olmadıysanız, etrafta olaya şahit olan kimse var mı diye bir soruşturma yapılabilir. Özellikle yoğun yerleşim yerleri, vurup kaçan araç sorgulama konusunda size tanık bulmayı kolaylaştıracaktır. Ayrıca MOBESE kameraları ya da civardaki AVM ve mağazalara ait diğer güvenlik kameralarından da bu konuda faydalanılabilir.
- Trafik sigortası vur kaç kazaları kapsamaz. Ancak aracınızın kaskosu varsa ve vur-kaç kazalar kapsam dahilindeyse tazminat alabilirsiniz. Olayın üzerinden fazla zaman geçmeden sigorta şirketi haberdar edilmelidir. Tutanak ve fotoğraflar sigorta şirketine iletilmelidir. Çarpıp kaçan şahıs tespit edilemiyorsa kasko sigortası kazayı karşılar. Ancak, zabıt tutulduktan en geç 5 gün içinde kasko sigorta şirketine haber verilmelidir. Bu süre uzarsa söz konusu tazminat alınamayabilir. Bu noktada kasko yaptırmak ve kapsamını geniş tutmak önem taşır.
- Park halinde karşılaşılan vur kaç durumlarında ise vuran kişi bilinmiyorsa önce fotoğraf çekilir ve delil toplanır. Etraftan şahitler ve kamera verileri bir araya getirilir. Sonra polise gidilerek durum anlatılır ve durum tespit edilir. Ardından sigorta firması haberdar edilir. Hasar ihbarı sürecinde zaman önem taşır ve fazla gecikmeden işlemlerin yapılması gerekir. Aracın kasko sigortası olması maddi zararın karşılanmasını sağlar.
Arabaya Çarpıp Kaçmanın Cezası Nedir?
Arabaya çarpıp kaçmak kanunlar gereği suçtur. Arabayla çarpıp kaçma durumunda Trafik Kanunu gereği ceza uygulanır. Vur kaç kazalara karıştıktan sonra durmadan uzaklaşan sürücülere ceza verilir. Peki, 2021 yılında “arabaya çarpıp kaçmanın cezası nedir?” Vur kaç davranışı için, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 81/1-a numaralı maddesi uyarınca; “kazadan sonra durmayan ve trafik güvenliği için gerekli tedbirleri almayanlara 314 TL idari para cezası verilir.” Arabaya vurup kaçmanın cezası, 15 gün içerisinde ödenirse %25 indirimle; 235,50 TL olarak ödenebilir. Vur kaç yapan sürücü ehliyetine de 20 ceza puanı verilir. Olayda ölüm ve yaralanma varsa bu miktarlar değişiklik gösterir. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 81/3 numaralı maddesi; “yaralanmalı veya ölümlü kazalar ile anlaşma hali dışında maddi hasarlı trafik kazalarında izin almadan kaza mahalini terk ederseniz 551 TL idari para cezası” verildiğini ifade eder. 15 gün içinde ödenirse bu ceza, %25 indirimle 413,25 TL’ye iner. Ayrıca ehliyete de 20 ceza puanı kaydedilir. Öte yandan kazayı yetkililere bildirmemek ve yetkililer gelinceye kadar veya izin almadan kaza yerinden ayrılmak da cezaya tabidir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 81/1-d sayılı maddesine göre; “kazayı yetkililere bildirmemek, yetkililer gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmak, 314 TL idari para cezasına tabidir”. Bu idari para cezası, %25 indirimli olarak 15 gün içerisinde 235,50 TL olarak ödenir. Aynı maddeye göre, sürücünün ehliyetine de 20 ceza puanı eklenir. Hukuki yollara başvurularak maddi, manevi hasar tazminatları da devreye girdiğinde verilen ceza miktarı artar. Özellikle yaralanmalı ve ölümlü kazalar söz konusu olduğu zaman daha büyük cezalar gelir.
Meydana Gelen Hasar Kim Tarafından Karşılanır?
Trafikteki kazada suçlu tarafın sigortası karşı tarafın masrafını da karşılar. Ancak kazayı yapan belli değilse durum değişir. Çarpıp kaçan araç sürücüsü tespit edilemiyorsa aracın kasko sigortası olması önem taşır. Bu durumda kasko sigortası kazayı karşılayabilir. Kaza sonrası araç yerinden hareket edemeyecek kadar ağır hasar görmüşse yine sigorta firması ile irtibata geçilir ve aracın taşınması için kasko firması tarafından çekici temini sağlanır. Ayrıca, sigorta güvencesi olmayan kişiler için oluşturulan “güvence hesabı” da bir diğer alternatiftir. Eski adı “Garanti Fonu”olan güvence hesabından faydalanabilmek için kaza sonucunda yaralanma, sakatlanma ya da ölüm gibi durumların oluşması gerekir. Herhangi bir yaralanma, sakatlanma ya da ölüm söz konusu değilse polis ya da jandarmaya ve kasko şirketine başvurularak zarar temini talep edilir. Maddi hasarlarda kasko sigortası hasarı karşılar. Bu da kasko sigortası yaptırmanın önemini gösterir. Ancak maddi hasar çok büyük değilse kasko sigortasını kullanmamak daha avantajlı olabilir. Kullanılmayan kasko bir sonraki seneye hasarsızlık indirimi olarak yansır.
Vur Kaç Kazalarda Hukuki Yollara Başvurulabilir mi?
Vur kaç yapan aracın tespit edilmesi durumunda, çarpıp kaçan araç sürücüsü hakkında dava açılabilir ve hukuki süreç başlatılabilir. Dava konusu “haksız fiil sonucu araca zarar verilmesi” olarak düzenlenir. Asliye Hukuk Mahkemelerinde dava açarak, vur kaç kazaların sonucunda ortaya çıkan hasarın tazmini talep edilebilir. Davalar maddi hasarı ve manevi zararı da karşılayabilir. Maddi manevi tazminatların yanı sıra yaralanma ve ölüm durumunda da dava kapsamları genişletilebilir. Tedavi giderleri, cenaze masrafları, bakıma muhtaçların tazminatı gibi konular da kapsam dahiline alınabilir. Ancak dava açmadan önce masraf ve zarar değerlendirmesi yapılmalıdır. Zararı ve hasarı göz önüne alırken, dava masraflarını da değerlendirmek dava açmaya değip değmeyeceğini gösterir. Aracınızı çarpmanız durumunda serin kanlı olup olay yerini terk etmemelisiniz. Olayın vicdani yükü bir yana her yerin kameralarla donatıldığı bir dönemde olay yerinden kaçmak işleri kolaylaştırmaz, aksine daha da karmaşıklaştırır. Tüm bu anlatılanlar doğrultusunda bir kasko teklifi alarak, aracınızı beklenmeyen durumlara karşı güvence altına alabilirsiniz.
